2025 yılı, emtia ve değerli metaller piyasasında yatırımcısına güçlü kazançlar sunan bir yıl olarak kayda geçti. Küresel belirsizlikler, jeopolitik riskler, merkez bankalarının politikaları ve sanayi talebi; birçok metalde tarihi yükselişleri beraberinde getirdi.
Yıl boyunca en dikkat çekici performans gümüşte görüldü. Sanayi kullanımındaki artış, yenilenebilir enerji yatırımları ve arz tarafındaki sıkışıklık, gümüş fiyatlarını sert biçimde yukarı taşıdı. Gümüş, 2025 genelinde yüzde 114 oranında değer kazanarak yatırımcısına en yüksek getiriyi sağlayan emtialardan biri oldu.
Altın, güvenli liman özelliğini bu yıl da korudu. Küresel faiz tartışmaları, jeopolitik gerilimler ve merkez bankalarının altın alımları, fiyatları destekledi. Altın, yılı yaklaşık %63’lük bir yükselişle kapattı.
Sanayi metallerinde de güçlü hareketler yaşandı. Platin, özellikle otomotiv ve hidrojen teknolojilerine yönelik beklentilerle birlikte yüzde 96 oranında değer kazandı. Bakır, küresel altyapı yatırımları ve enerji dönüşüm projelerinin etkisiyle yüzde 32 yükseldi.
Elektrikli araçlar ve batarya teknolojilerinde kilit rol oynayan lityum ise dalgalı bir seyir izlese de yılı yaklaşık %25 artışla tamamladı. Uzmanlar, lityumda orta ve uzun vadede arz-talep dengesinin fiyatlar üzerinde belirleyici olmaya devam edeceğini belirtiyor.
Uzmanlara göre ne anlama geliyor?
Ekonomi çevrelerine göre 2025’te emtia piyasalarında yaşanan bu yükseliş;
Küresel ekonomik belirsizliklerin devam ettiğini,
Fiziki varlıklara olan talebin arttığını,
Sanayi ve enerji dönüşümünün metal talebini kalıcı biçimde yükselttiğini
gösteriyor.
Analistler, 2026’ya girerken emtia fiyatlarının seyrinde küresel büyüme, jeopolitik gelişmeler ve merkez bankası politikalarının belirleyici olacağını vurguluyor.



